Das Werk, das aus einer Vorrede und drei ?Abhandlungen“ besteht, geh?rt zu den einflussreichsten Schriften Nietzsches. Er legte hier keine Aphorismen vor wie in den meisten anderen seiner Werke, sondern l?ngere, systematische Texte mit durchaus wissenschaftlichem Anspruch: Er stellt darin soziologische, historische und psychologische Thesen auf. Nietzsche wollte anders als klassische Moralphilosophen keine Moral herleiten oder begründen, sondern die geschichtliche Entwicklung und die psychischen Voraussetzungen bestimmter moralischer Wertvorstellungen nachvollziehen. Er fragt also nicht, wie die Menschen handeln sollten, sondern warum Menschen (Einzelne oder Gruppen) glauben, sie sollten auf bestimmte Weise handeln, oder andere dazu bringen wollen, so oder so zu handeln.

Das Buch besteht aus vier Teilen. Der erste Teil erschien 1883, der zweite und dritte 1884, der vierte 1885 als Privatdruck. 1886 ver?ffentlichte Nietzsche die drei ersten Teile als ?Also sprach Zarathustra. Ein Buch für Alle und Keinen. In drei Teilen.“ Im Gegensatz zu den frühen Werken Nietzsches handelt es sich beim Zarathustra nicht um ein Sachbuch. In hymnischer Prosa berichtet ein personaler Erz?hler vom Wirken eines fiktiven Denkers, der den Namen des Persischen Religionsstifters Zarathustra tr?gt. Nietzsche selbst nennt den Stil, in dem Also sprach Zarathustra geschrieben ist, halkyonisch und wünscht sich Leser, die eines ?gleichen Pathos f?hig und würdig sind“: ?Man muss vor Allem den Ton, der aus diesem Munde kommt, diesen halkyonischen Ton richtig h?ren, um dem Sinn seiner Weisheit nicht erbarmungswürdig Unrecht zu tun“. Dass Nietzsche diese Leserschaft in seiner Gegenwart nicht gesehen hat, legt der Untertitel des Werkes nahe: ?Ein Buch für Alle und Keinen“.

Diderot, tanr?sal, dinsel inanc?n yerine akl? ge?iren adamd?r, onun sava??m? buydu ve bütün k?r inan?lar? silip süpüren bu ak?l, g?rünen dünyay?, do?ay?, felsefenin, sanat?n, sa? t?renin temel ilkesi durumuna getirdi. Diderot’un yayg?n ?al??ma alan?n? olu?turan ilkedir bu. Maddeci ve gerekirci bir filozoftu. tanr?ya inanan ki?inin filozof olmayaca??n? s?yledi. 'K?rler üstüne mektup'taki k?r, kendini tanr?ya inand?rmaya ?al??an misyonere "bunun i?in tanr?ya parma??mla dokunmam gerekir" der. Diderot, bu yüzden hapse girdi. 'D'alembert'in dü?ü'nde, madde tanr?n?n yerini alm??t?r art?k. Madde devinim ve duyarl?l?kla donat?lm??t?r. Bilim gerekircili?in kan?t?d?r. Bütün varl?klar ?z?e birdir ve bir ge?i?, de?i?im, olu?um süreci i?inde bulunurlar. ?yle ise sa? t?renin temeli do?a olacakt?r. Do?as? gere?i insan iyidir, hristiyan sagtoresinin sand??? gibi do?u?tan günahkar de?il ve iyilikler de, k?tülükler de, düzenin, ko?ullar?n, e?itimin ürünüdür. ?nsan, bu gerekircilik anlay??? i?inde, ?zgür olamayaca?? i?in, su?lu da bulunamaz. bu üslama sonucu olarak sanat, do?ay? ?rnek almal?d?r. roman, resim, oyun ger?ek?i olmal?d?r. Diderot, bunlar? s?ylemekle kalmam??, romanlar? ve oyunlar? ile ?rneklendirmi?tir de ve ?a??n?n sanat??lar?n? bu a??dan de?erlendirmi?tir. Diderot, büyük sava??m? ve e?siz ?abas? ile insanl???n ba?tac?d?r bugün de ve onu b?ylesine unutulmaz k?lan i?lerinin ba??nda ise elbet 'ansiklopedi' gelir. 'Ansiklopedi', yunanca enkyklios paidela'dan yap?lm??t?r ve bütün bilimleri i?ine alan ??retim anlam?na gelir. s?zcü?ü bulan rabelais'dir (1532). Diderot ile d'alembert'in ansiklopedisine temel olan yap?t, ?ng?l?z chambers’?n cyelopaedia’s? idi; fakat diderot'nun etkisi ile ansiklopedi, bir ?eviri yap?t olmaktan ??k?p, gizemcili?e kar?? bilimin sava? alan? durumunu ald?. Bu yüzden de gerici ?evrelerin kar?? koymas?n? sonu?lad?. diderot, ya?am? boyunca ?al??t? 'ansiklopedi' i?in, bir?ok maddeyi kendisi yazd?. bu u?urda yepyeni ara?t?rmalara giri?ti, teknik de?i?mekte oldu?u i?in ortaya yeni ara?-gere?ler ??kmakta idi, bunlar? tan?d?, adland?rd?, tan?tt? ve fransa'y? ayd?nlanma ?a??'n?n avrupa'da g?zbebe?i durumuna getirdi. Ancak unutmamal? ki, bir ansiklopedi ortaya ??karan her ülkeyi ayd?nlanma ?a??'n? alg?lam?? sayamay?z. ?o?u ülkede bu tür yap?tlar, geni?letilmi? s?zlükler olmaktan ileri gidememi?tir. diderot’nun ansiklopedisi, toplu bilgi vermekten ?ok, dinsel inan?lara kar?? bilimlerin ??retimini üstlenmi?ti, demek yans?z de?ildi, metafizikle ve skolastikle ?arp???yordu..

Geli?mi?li?in ??karsamalar?nda ilk akla gelen ?l?üt, meden? olarak ilerleme kaydetti?ini iddi? eden, d??avurumcu insanlar toplulu?unun bencil yap?la?mas?ndan ge?mektedir. Ara?t?rmalar sonucunda elde edilebilen, g?rsel, i?itsel, yaz?l?, ar?iv v.b tüm veriler do?rultusunda ayd?nlat?lm?? ger?ekler düny?si mevcuttur. Asalak olarak hayata tutunmaya ?al??an, ?z bireyci katmanlar?n en alt?na indirgenmi? insan say?lan varl?klar?n, niteliksel ?zelliklerle ?a?a tutunmas? imk?nsizdir. "En ?ok ben kazanay?m." s?yleminden yola ??karak, rahatl?k ve konforun adresinde bulu?an simbiyoz ya?ant?lar?n; ?a?d??? kalm??, kendi dü?üncesi h?ricindekileri yok sayan, ?ok katmanl? yüzeysel düny?s?nda gezinmenin verdi?i ferahl?k, bir?ok insan? cezbederek, ?ekilsiz ya?ant? portrelerini bilfiil olu?turmu?tur. Dü?ünceleri ve mevc?diyeti ?imento ile kaplanan nesillerin, zenginlik saltanat?na ayak ba?? olmas?ndan korkan erkin, katmerli yapt?r?mlar? bulunmaktad?r. D??s?z kalm?? medeniyetin, ??karsamalarla dolu ??karc? düny?s?nda, kendine en ufak bir yer edinimini ba?ar? sayan birey, ya?ant? düny?sinin ger?ek yüzeyine ula?t??? i?in mutlu olmal? m?d?r? G?rülen ve g?sterilen, verilen, yapt?r?lan tüm edimlerin ve edinimlerin, do?rultusunda, bireyin ??karc? sistem adamlar? ile yapt??? yolculu?a dikkat etmesi gerekir. Ritüel h?line gelmi?, paradoksal d?ngüde her d?im ba?lad??? yerden farkl? bir sona ula?mas? gereken yolculu?u yapan bireyin de, beklentisi bu olan macer?s?nda, üzüntü ve yenilgi verici sonucun, ayn? ?ekilde ikinci, ü?üncü defa ger?ekle?mesi ve ?o?u insan?n, bunun fark?ndal???nda olmay???n?n verdi?i bocalamayla ge?en ?mrünün c?resizli?inde ??rp?nmas? ve bo?ulmas? an meselesidir. Yapt?r?mlar yapt?r?mlar?, bilgisizlik ve c?hillik yeni olu?umlar? tetikleyecektir. ?nemli olan her insan?n asl?nda bir paradoks denkleminde, paradoks yolunda oldu?unu bilmesi ve ba?lad??? noktaya geldi?inde, nas?l bir düzenin i?erisinde ritüel yapt???n?n fark?nda olmas? gerekmektedir. Naz?re davran??lar?, sistem i?erisinde en az?ndan denemek, ayn? dü?üncede bulunan insanlar? bir araya getirmek ?artt?r. Ulusal bilincin her d?im uyan?k tutulmas?, paradokslarla sava??n en mükemmel ?rneklerinden birini olu?turacakt?r. ?nsan?n kat etti?i yol da, bu s?yede dünden kopu?un de?il, yar?n?n güvence alt?na al?nmas?n? tetikleyecektir. Yar?n? güvence alt?na al?nan bireyler de; kof, mesnetsiz, yalan ve riy?karl??a dayal? sistemleri ??kertme ve kendi hastal?kl? sistemlerini dayatmaya ?al??an ?o?unlu?un, katmerli ezici üstünlü?ü alt?nda direni? g?stermenin, mutlak gayreti i?erisinde olacakt?r. ?nsan?n yahut insanl???n bu eylemi ger?ekle?tirmeye ?al??mas?n?, en az?ndan denemesini diliyorum. N??M ONUR TEZMEN, 2013 MUSTAFA VE AY?E Mustafa’ya g?re; canl?lar?n, kompleks ya?am süreci i?erisinde, kabullenebilir davran?? grafi?ini topluma uydurmak ve o uyumu devam ettirme g?revi, bireysel sorumluluk gerektirmekteydi. Toplum i?erisindeki statüsünü belirleyen birtak?m rolleri üstlenen bireyin, davran?? biliminde girece?i rollerin karma?as?na kap?lmadan, gerekli ve ?l?ülü davran??, sosyal bilim do?rulu?u vey? bu do?rulu?a en yak?n olmay? gerektiren tüm birle?imler; bireyin ?zünü, karakterini ve bili?sel zek?sini olu?turmaktayd?. En az?ndan Mustafa'n?n dü?ünceleri ?????nda, akl?n? yordu?u; bilgi, kültür, gelenek ve g?renek birikimi ile a??klamas? buydu. Varolu?unun aksine, ayn? y?nde kürek ?ekmesine ba?l? olan ya?amsal uzamda, kendi do?ruluk pay?n? olu?turmas? ve bu pay?, ?evresindeki insanlara sunmas?, ona zevkli bir hus? veriyordu. Mustafa’ya g?re bilgelik, kazan?lan tecrübelerle birlikte, birikimlerin, paralel vey? ayn? düzlem i?erisinde hareket ettirebilmenin yoluydu. Bundan ??karacak ders de, birine bir do?ruyu empoze etmeden, ikn? k?biliyetini, ki?inin benzer birle?imlerinde ivme kazanan ara?lar gibi haz?rlamak ve var??a ondan ?nce vararak, kendi do?rusunun en yak?n bile?enine, kar??s?ndaki insan? ?ekebilmekti.

Iako je napisao veoma zna?ajne radove iz drugih podru?ja filozofije?(npr. Sistem logike, gde izla?e na?ela induktivnog zaklju?ivanja, ili Utilitarizam, gde izla?e shvatanje da svako treba da dela tako da proizvede najve?u sre?u za najve?i broj ljudi), Mil je najtrajniji utjecaj ostavio svojim radovima iz politi?ke filozofije i etike. Njegovo delo O slobodi smatra se jednim od temeljnih tekstova savremenog liberalizma. U njemu Mil zagovara na?elo da je ljudsku slobodu dozvoljeno ograni?avati samo ukoliko ?teti drugima. Na?elo ?tete, kako se to na?elo ?esto naziva, u svojoj primeni na ure?enje dru?tvenih odnosa isklju?uje sve despotske i autoritarne oblike vlasti koji gu?e slobodu pojedinaca i njihovu individualnost. Od posebne va?nosti za sre?u pojedinca i dru?tva u celini jeste sloboda govora, koja ni?im ne sme biti ograni?ena. Na Milovoj raspravi O slobodi njen prevodilac, kralj Petar I Kara?or?evi?, tvorac dr?ave Srba, Hrvata i Slovenaca, zasnovao je svoj politi?ki program.

Constantin Dobrogeanu-Gherea (1855-1920), critic literar ?i politician intelectual, s-a num?rat printre primii sociologi ai Rom?niei. Lucrarea de fa??, care ?ncheie celebrul studiu Neoiobagia, constituie prima analiz? bine ?ntemeiat? a vie?ii sociale care a caracterizat Rom?nia ?ntre 1866 ?i Al Doilea R?zboi Mondial, fiind o concluzie ?i totodata o sintez? a acestui studiu.Dincolo de cifre ?i de personajele citate, dincolo de obiectele specifice ale analizei, cititorul r?bd?tor poate descoperi c?, sub forma diferit?, vom g?si de data aceasta un fond: fibra profund? din care se ?mpletesc ve?nicele noastre probleme na?ionale.? ?i doar? din cele spuse se vede clar unde rezid? r?ul ??rii. O organiza?ie social? ?i de stat antagonic? ?i contradictorie, care preface institu?iile ei ?n aparen?e ?i minciun?. O via?? politic? ?i economic? plin? de resturi feudale, care nu vor s? moar?, ?i bazat? pe capitalismul modern,care nu poate ?nc? s? tr?iasc?.“ - Constantin Dobrogeanu-Gherea

Scriitorul francez Xavier de Maistre (1763-1852) este fratele mai mic ?i mai pu?in celebru al g?nditorului Joseph de Maistre. Ironist fin ?i amator de filosofie, el ??i invit? cititorul ?ntr-o c?l?torie prin propria camer?, prilejuit? de cele ?ase s?pt?m?ni de arest cu care a fost pedepsit pentru participarea la un duel. Umorul ?i ingeniozitatea fac din acest text aparent banal o critic? spumoas? ?i fascinant? a viciilor umane ?i sociale bogat ?i expresiv ilustrate de contemporanii autorului ?i ai cititorului deopotriv?. Leprosul din Cetatea Aosta, un text prea pu?in semnificativ ca dimensiuni, constituie ?i el una dintre cele mai mi?c?toare incursiuni ?n arcanele condi?iei umane.

Bu alma ilk olarak ekim 2007`de bir internet sitesinde (exlibrary.com) e-kitap formunda yaymland; daha sonra birinci kitabmn ikinci blümünde yer ald. Bu almay tekrar gzden geirip küük baz düzeltmeler yaptm. Bu kitapn ilham kayna Thomas Nagel’in “Her ey Ne Anlama Geliyor” balkl eseridir. 70 sayfalk bu küük ama youn kitab okuduumda hayran olmutum. Nagel almasnn giri blümünde unlar yazm: “Günümüzün ve gemiin büyük filozoflarndan seilmi metinler ieren birok harika giri el kitab vardr. Elinizdeki bu küük kitap onlarn yerine geecek türden bir kitap deildir. Onun, yalnzca, konuya olabildii kadar ak ve dorudan bir ilk deerlendirme sunmasn umuyorum.” Ben de aynsn umarak bu almaya ykündüm ve ortaya bu be deneme kt. Daha nce yaymlanm bu denemelerin yeniden yaymlanmasnn anlam hakl olarak sorulabilir. Ben de derim ki belki yeni baz okurlarn ilgisini ekebilir belki de yeniden okunabilir. Bu sefer de neden yeniden okunsun ki diyenler kabilir; ben de Borges’in bir szünü aktarmakla yetinirim: “Okumak nemli deildir, nemli olan yeniden okumaktr.” Yazar Hakknda Prof. Dr., 1955 doumlu. 1976 da Ankara niversitesi Fen Fakültesi kimya mühendislii blümünden mezun oldu. Eskiehir Anadolu ve Eskiehir Osmangazi niversitesinde retim üyesi olarak alt. 2002 de emekli oldu. Akademik yaynlar haricinde felsefe konusunda sobil yaynclk tarafndan yaymlanm ü kitab vardr: 1.“Düünmek zerine Düünmek” (2009), 2. “Zorunluluk ve Sorumluluk” (2012), 3.“Nietzsche ve Schopenhauer ile küük bir sylei” (2018).

M. Lévy-Bruhl then explains that, whilst recognising the entire coherence of Comte’s collective labours, he proposes to confine his present study to the earlier and principal work, the Philosophy, which in M. Lévy-Bruhl’s opinion is the dominant and more fruitful composition.??This he regards as the representative work of the nineteenth century, as shown by the intellectual history of the period. He points to its influence on thought in England, in Europe, and in America. It will surprise many persons to learn that in M. Lévy-Bruhl’s opinion two eminent French writers, who assuredly neither were, nor were supposed to be, Positivists, “have done more for the diffusion of the ideas and method of Comte than Littré and all the other Positivists together.” ??These two are Taine and Renan, much as they differed from Comte’s actual scheme and doctrines. Renan indeed spoke of Comte as destined to prove one of the typical names of the century. The present writer remembers Renan saying to him with a most genial welcome, “I too am a believer in the religion of humanity.” ??Professor Lévy-Bruhl followed up his History of Modern Philosophy in France by a substantial work on the philosophy of Auguste Comte. It forms a volume of the Bibliothèque de Philosophie Contemporaine, which has already devoted four other works to the Positive Philosophy. It is as well to premise that this treatise dealt solely with the philosophy, not with the polity, or any part of the religious scheme of Comte. Professor Lévy-Bruhl writes as a student, but not as an adherent of Auguste Comte. His entire work is rather an exposition, not a refutation, or a criticism, or an advocacy of Comte’s philosophical system. But it may be said at once that no one abroad or at home, certainly neither Mill, nor Lewes, nor Spencer, nor Caird, has so truly grasped and assimilated Comte’s ideas as M. Lévy-Bruhl has done.??In his Introduction M. Lévy-Bruhl very clearly states the scope of his work, and his own general attitude. He traces the origin of Comte’s philosophy in the mental effervescence of the first generation of the present century towards a reorganisation of society, after the upheaval left by the Revolution and its consequences. He correctly states the relation of St. Simon to Comte as being that of an initial stimulus. ??The cardinal difference between Comte and all the socialists and founders of social and religious Utopias consisted in this, that Comte saw the necessity of a new system of philosophy as the indispensable preliminary to any reorganisation of society.

Numele lui Comenius s-a ?nscris ?n istoria literaturii cehe ?i universale prin cea mai important? lucrare a sa de beletristic?, romanul alegoric Labirintul lumii ?i raiul inimii. Cartea cuprinde dou? p?r?i. ?n prima, Labirintul lumii, este ?nf??i?at? alegoric lumea sub forma unui ora? medieval, amintind de un labirint pe care ?l parcurge c?l?torul-povestitor. ?n cea de-a doua parte, Raiul inimii, c?l?torul se retrage dezam?git ?n l?ca?ul inimii sale, unde ?l ?nt?lne?te pe Dumnezeu, iar credin?a ?i aduce pacea ?i alinarea. C?l?torul este de fapt reprezentarea alegoric? a curiozit??ii omene?ti; el str?bate ora?ul-lume c?ut?ndu-?i o ?ndeletnicire pl?cut? sufletului ?i trupului.Labirintul lumii ?i raiul inimii face parte din a?a-numita serie de scrieri de consolare, prin care Comenius ?ncerca s? arate c? destinul oamenilor este condus prin dreapta decizie a lui Dumnezeu. Romanul este considerat de critica literar? ceh? ca fiind cea mai reu?it? lucrare a literaturii vechi, cel mai frecvent tip?rit? p?n? ?n zilele noastre.

In The philosophy of mathematics, mathematics employee classification efforts to understand the philosophy is the branch.?The main question is related to the source of the object that is the subject of mathematics and mathematics. In particular examine the characteris-tics of a true proposition:??? What are the sources of mathematical subject matter??? What is about the meaning of a mathematical object??? What is the nature of a mathematical proposition??? What is the relationship between logic and mathematics??? What is the role of mathematics hermeneutic??? Mathematics played a role in the investigation which type?? What is the subject of mathematical investigations??? What is the human traits behind mathematics??? What is mathematical beauty??? What is the nature and source of mathematical truth???What is the relationship between mathematics and abstract material universe with the world???Another important issue is the reality of a mathematical the-ory. Mathematics (from the Natural Sciences as different) experimentally is sought reasons to find real specific mathematical theory can not be tested (see. Epistemology). Luitz that Brouwer 's laid the foundation for intuitionist mathematics of the representatives knew of this view. The logical mathematics is the approach of Bertrand Russell and Gottlob Frege was defended by David Hilbert, formalism is considered the repre-sentative of the current. Traditionalism logician the empiricist's (Rudolf Carnap, A. J. Ayer, Carl Hempel) were represented by one of the key issues in the philosophy of mathematics is also important to regard the certainty problem. Austrian logician Kurt G?del's also work Mathema-tics and mathematics.

Publicat? ini?ial, ?n trei articole, ?n 1861, o lucrare fundamental?, cu o influen?? de necontestat ?n domeniul ?tiin?elor sociale, Utilitarismul lui J.S.Mill cuprinde o serie de discu?ii despre principiile care stau la baza doctrinei filosofice a utilitarismului. Structura lucr?rii, cu cinci capitole clare ?i concise (Considera?ii generale, Ce este utilitarismul, Despre sanc?iunea fundamental? a principiului utilit??ii, De ce fel de demonstra?ie este susceptibil principiul utilit??ii, Despre leg?tura dintre dreptate ?i utilitate), este elegant? ?i faciliteaz? ?n?elegerea ideilor aprofundate de g?nditorul englez. ?ntr-un sens, Utilitarismul reprezint? o rafinare a ideilor lui Jeremy Bentham despre ceea ce ar trebui s? constituie m?sura binelui ?i a r?ului: exigen?a de a ob?ine cea mai mare fericire pentru un num?r c?t mai mare de oameni. ?ntr-un alt sens, mai larg ?i mai important, cartea de fa?? formuleaz? ?i analizeaz? ?n profunzime toate implica?iile, pentru moral?, ale principiului utilit??ii. John Stuart Mill aduce etica ?n vecin?tatea economiei (maximizarea fericirii, ierarhizarea pl?cerilor ?n func?ie de profit, decizia bazat? pe calcularea utilit??ii alternativelor etc.) ?i ?ncearc? s? rezolve toate dificult??ile rezultate din acest mod de a trata problema drept??ii. Mill ofer? r?spunsuri la c?teva ?ntreb?ri esen?iale precum: ,,?n ce const? fericirea?“, ,,Ce urm?rim, de fapt, atunci c?nd alegem o anumit? conduit??“, ,,Ce pl?ceri sunt preferabile?“, ,,Cum trebuie s? arate legile (?i sanc?iunile inerente) dac? morala se ?ntemeieaz? pe utilitate?“, ,,De ce este preferabil principiul utilit??ii, at?t din perspectiva binelui personal, c?t ?i din aceea a binelui public?“

Critic erudit ?i pamfletar de for??, Paul Zarifopol (1874-1934) a fost un fin observator al omului ?i al fibrei care alc?tuie?te ?es?turile sociale profunde. Volumul de fa?? cuprinde eseuri care au r?mas de o actualitate acut?, chiar ?i la aproape un secol dup? ce au fost scrise.Coroziv ?i doct, discursul aduce ?n fa?a cititorului concepte esen?iale pentru morala ?i politica mai mult sau mai pu?in balcanice ale Rom?niei interbelice. Lumina ?n care ne sunt prezentate tipul politic ?i geniul organizator, de pild?, ne ofer? at?t senza?ia unei glacia?iuni temporale, c?t ?i pe aceea a unei familiarit??i inefabile.

Modul revolu?ionar ?n care David Hume (1711-1776) a abordat marile teme ale filosofiei a determinat traseul intelectual al multor g?nditori ulteriori (empiri?tii, Kant, Einstein). Despre idei con?ine primele dou? p?r?i din Tratat asupra naturii umane (1739), adic? piatra de hotar a empirismului humean: cele mai importante pagini dedicate originii ideilor ?i leg?turii acestora cu experien?a, cu sim?urile ?i cu imagina?ia, redefinind raportul dintre ideal ?i real.

Adam Smith (1723-1790) este p?rintele g?ndirii economice moderne. ?n volumul de fa?? au fost culese c?teva dintre cele mai importante capitole din lucrarea care a marcat ?nceputurile disciplinare ale unui domeniu pentru care ast?zi se acord? Premiul Nobel, dar ?i paragraful care ofer? cititorului o explica?ie sintetic? a conceptului pentru care autorul va r?m?ne ?n istorie: m?na invizibil?. Chiar daca unele concepte-cheie ale teoriei g?nditorului sco?ian par dep??ite, ?n esen?a observa?iile ?i explica?iile sale privitoare la natura economic? a socialului r?m?n c?t se poate de subtile ?i conving?toare.

Via?a fiec?ruia dintre noi se desf??oar? pe fundalul unor nara?iuni?sau teorii filosofice discrete ?i insesizabile, care ne ofer? sens ?i ne ?ndrum? ?n momentele de cump?n?.Au o istorie fascinant? ?i uneori extrem de agitat?, care st? m?rturie?pentru str?daniile noastre de a ?n?elege lumea ?i de a o transforma ?ntr-un mediu familiar.Cartea de fa?? ne prezint? istoriile a trei dintre aceste nara?iuni,?cunoscute mai mult filosofilor, cu toate c? ele ?ncearc? s? ofere r?spuns?la ?ntreb?ri tulbur?toare ?i de?o importan?? cov?r?itoare pentru?noi to?i: de ce exist? lumea, ?n ce const? identitatea persoanei, ce?este realitatea.

Istoriile excentricit??ii din Logica elefan?ilor adopt? tonul comentariului pe dou? voci, simul?nd (?i stimul?nd) un canon care dubleaz?, prin reluare, recuperarea detaliului ca fiind princip(i)al. Fiziologiile devin ilustre, consecven?a ??i expune abera?ia, apetitul pentru trecut este inevitabil patologic, iar neao?ismele curente rezoneaz?, fire?te, cu globalizarea. ?ntr-o logic? elefantin?, inteligen?a are a se v?di, chiar gigantesc, ?n nimicnicia ?faptului divers“. Supraabunden?a concentr?rii miniaturale exacerbeaz? efectele ?ngurgit?rii unei mu?te ori ale studierii timpului liber al felinelor de cas?. Lenjeria intim? necesit? un tratament aristocratic, iar ?njur?tura ?i b?taia se sacralizeaz? ?ntr-un univers ?n care guvernarea p?r?se?te modelul pastoral pentru recursul la structuri galinacee. Textele lui Ciprian V?lcan ?i ale Danei Percec (sur)prind acest nesa? cu care lumea ?ns??i pare a-?i exprimenta limitele, n?ucit? parc? de proliferarea propriilor excese.

Aceasta este prima lucrare scris? ?n limba rom?n? care se concentreaz? asupra operei lui Thomas Kuhn, probabil cel mai influent filosof al ?tiin?ei din ultima jum?tate a secolului trecut. ?n particular, lucrarea analizeaz? ?n detaliu, ?ntr-o manier? original?, o idee foarte provocatoare a filosofului american, teza incomensurabilit??ii conceptuale, conform c?reia, ?n dezvoltarea cunoa?terii ?tiin?ifice, teoriile noi utilizeaz? un limbaj ireductibil la cel al teoriilor anterioare. Totodat?, lucrarea se apleac? ?ntr-o manier? sistematic? asupra conceptului de paradigm?, introdus de Kuhn, care avea s? fie utilizat ulterior pe scar? larg? ?n filosofie ?i ?tiin?ele sociale.

Are femeia vreun rol ?n evolu?ia spiritual? a b?rbatului? Ce anume, ?n iubire ?i ?n erotism, declan?eaz? intui?ii ?i tr?iri care dep??esc datul, ordinarul, norma? Otto Weininger, un g?nditor catalogat drept misogin ?i antisemit, repune ?n discu?ie opera Peer Gynt al lui Ibsen, st?ruind asupra temelor sale favorite: superioritatea masculinului, asociat spiritului, fa?? cu femininul, asociat instinctualit??ii oarbe, lipsite de spirit, de perspectiv?, deci ?i de valoare. Aforistica acestui autor, deopotriv? prezent? ?n volumul de fa??, abordeaz? problematica sadismului ?i a masochismului, imoralitatea dus? p?n? la ilegalitate ?i crim?, culmin?nd cu – sau decurg?nd din – p?catul originar.

O analiz? aplicat? a operei unuia dintre cei mai controversa?i g?nditori germani, supranumit monahul de la Sils-Maria; o lectur? ?n filigran a modului nietzschean de abordare a c?torva concepte dificile, interpretate la modul catastrofic: supraomul, ve?nica ?ntoarcere a aceluia?i, anti-Christul. Lucrarea se situeaz? ?n buna ?i prestigioas? tradi?ie a marilor creatori care comenteaz? textele fundamentale ale omenirii dintr-un unghi specific.

Volumul cuprinde o culegere de eseuri scrise de un filosof despre c?teva teme fierbin?i ale actualit??ii. Este un exerci?iu de ?angajare“ ?n cotidian, explor?nd statutul ?i ?utilitatea“ abord?rii filosofice ?ntr-o lume care pare s? -?i fi pierdut direc?ia. Valentin Mure?an scrie despre criza filosofiei, despre felul ?n care ar trebui reformat sistemul de ?nv???m?nt, despre anomaliile culturale ale dragostei ori despre secretul construirii unor institu?ii morale. Reflec?iile, amare ?n constat?ri, dar entuziaste ?n construirea solu?iilor, sunt completate de c?teva portrete sentimentale ale unor colegi.